Yazı ile Terapi Atölyesi
Düşüncelerinizi kağıda dökmek, duygularınızı kontrol etmenize yardımcı olur.
Bütün sıkıntıların, içe atılan, ifade edilmeyen duyguların bir şekilde dışavuruma ihtiyaç duyar.
DETAYLI BİLGİ İÇİN Duygularla yüzleşmenin ve olumsuz duyguları zayıflatmanın en kestirme yolu, onları bir şekilde akıtmak ve ifade edebilmektir.Yoksa kupon biriktirir gibi içimizde biriktirirsek ya olmadık bir anda ortaya çıkar,ve basit bir konuya veya suçu olmayan birine patlarsınız,Ya da beden kayıt tutarak sağlığınızı etkilemeye başlar.
İçeride dönüp duran duyguları ifade etmek, dışa vurmak gerektiğini her zaman söylüyoruz ve fakat bunun etkili yollarından biri de yazmak... Bu endişe,korku,kaygı ve alamadığımız,tamamlayamadığımız duygusal ihtiyaçlarımızı yazarak dışa vurmak, uzun vadeli zararları önlemeye bir terapist kadar yardımcı olabilir.
Yazmak, duyguları kağıda dökmek nasıl içsel ve fiziksel olarak rahatlamamızı sağlıyor?
Bilim insanları uzun süre bunun sebebinin kişinin içerisinde tuttuğu duyguları boşaltmanın verdiği iyi hissetme halinden kaynaklandığı düşünülüyordu.
Kişiler ilk başlarda “ben” kelimesini kullanırken, sonraki yazılarında “o” zamirini kullanmaya başlıyorlar. Bu da kişilerin kendi yaşadıkları şeyi kabullenmeye başladıklarını gösteriyor. Katılımcılar aynı zamanda çünkü kelimesini sıklıkla kullanarak, yaşadıklarına anlam kazandırmaya çalışıyorlar.
Fakat bunun altında başka bir şeyin de yatabileceğini gösteren ilginç bir veri de var. Üzücü bir olayı hayal edip onun hakkında yazmanın da yaraları hızlı iyileştirici etkisi olduğu görüldü. O halde, belki de etkili olan şey insanın başına gelmiş üzücü bir olayla baş etmesinden ziyade, kendi duygularını düzenleme yolu bulması ve içinde döndürdüğü duygularını dışardan görebilmesidir.
Yazdıkça içinizi kemirip giden şeyler dağılır. Yazdıkça daha az endişeli ve daha az depresif hissettiğinizi farf edersiniz...
Gelin birlikte deneyimleyelim...
Ne demek yazmak ?Yazmak kendi düşünceleri ile ilgili bir belge ortaya koymaktır.Ne kadar ürkünç bir iş.Kafamın içinde belirsiz yaratıklar olarak yüzen ve sadece var olmalarıyla yetindiğim cisimciklerin resmini çizmek kadar güç.
Oğuz ATAY (Tutunamayanlar)